Yasemin AÇIK
ÇEİS Yönetim Kurulu Üyesi
“Toplumsal cinsiyet eşitliği gibi hassas ve uzun yıllardır ülke çapında, hatta tüm dünyada ciddi bir sınav verilen bir konuda değişim yaratmak, yoğun emek ve mesai gerektiren bir sorumluluk. Araştırma verileri, önümüzde çok uzun bir yol olduğunu bilimsel verilerle ortaya koydu. Ancak #BenimleGelecek, bu yolda alabileceğimiz mesafeleri hızlandıracak, değişime ivme kazandıracak güce sahip bir proje.”
Çimento sektörünün çatı kuruluşlarından olan ÇEİS özelinde yürüttüğünüz “#BenimleGelecek” projesinin genel hatlarından bahseder misiniz?
#BenimleGelecek, Türkiye’nin en büyük işveren sendikalarından Çimento Endüstrisi İşverenleri Sendikası (ÇEİS) tarafından geçen yıl hayata geçirildi. Proje, çimento sektöründe toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda davranış ve düşünce gelişimi sağlamayı hedefleyen bir kurumsal sosyal sorumluluk projesidir.
Büyük çimento ailesini temsil eden bir sendika olarak, #BenimleGelecek projesini her biri alanında uzman Danışma Kurulu üyelerinin yönlendirmeleri ve iş birliğinde yürütüyoruz. Bu kurulda, çimento sektörü profesyonellerinin yanı sıra; sosyolog, bilişsel bilimler uzmanı, iletişim danışmanı, nöro araştırmacı, gazeteci ve sivil toplum çalışmaları uzmanı yer alıyor.
Temel düzeyde farkındalığın yaygınlaşması hedefiyle, Anne Çocuk Eğitim Vakfı’ndan (AÇEV) doğan “Eşitliğe Değer” ile çimento sektörünün ofis çalışanlarına “Eşitliğin Farkındayım” eğitimlerini ulaştırdık. Amacı, katılımcıların toplumsal cinsiyetle ilgili temel düzeyde farkındalık geliştirmelerini sağlamak olan eğitim, ÇEİS’e üye kurumların online erişimine açıldı. Sektörümüzün bu eğitimlere yüksek ilgi gösterdiğini mutlulukla söyleyebilirim.
Projenin ilk fazındaki bir diğer eğitim ise; “Eşitlik için Harekete Geçiyorum” oldu. Eğitimin ardından, katılımcılardan çalıştıkları kurum içinde toplumsal cinsiyet eşitliği odağında değişime liderlik etmeleri, konuyu şirket gündeminde tutmaları ve bu alanda yapılan çalışmaları yaygınlaştırmaları istendi. Böylelikle projenin her fazı her kurumun ihtiyaç ve beklentilerine göre yapılandırılıyor.
Projemizin ikinci fazında ise bir gönüllülük projesi ile sahadayız. Help Steps iş birliği ile Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’na bağış olacak bir proje başlattık. Gönüllü Adımlar projesi ile çimento sektörü çalışanlarının attığı her adım bağışa dönüşecek.
Eşitliğin içselleştirilebilmesi adına erkeklerin bu süreçteki dönüşümünü kıymetli buluyorum. Bu nedenle biz bu konuda çözüm üretebilecek en doğru sektör olduğumuzu düşündük ve değişimi kendimizden başlatma hedefiyle yola çıktık. Sıradaki hedefimiz ise çimento sektöründeki kadın istihdamını artırmak…
Toplumsal cinsiyet eşitliği Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri. Çimento sektörü özelinde bu sorunun boyutu ne durumda? Bunu engellemek için siz ve firmalar özelinde neler yapılıyor?
Toplumsal cinsiyet eşitsizliği sadece Türkiye’nin değil dünyanın da en önemli gündem maddeleri arasında yer alıyor. O nedenle, bu soruyu sadece çimento sektörü ile kısıtlamanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Araştırmamız da tüm ülke genelinde yapıldı. Fakat çimento sektörü kadın istihdamı sınırlı olan sektörlerden biri… Biz hem Edirne’den Kars’a tüm Türkiye’ye temas ediyoruz, çok büyük çoğunluğu üretim bandında çalışan erkek egemen bir sektörüz. Eşitliğin içselleştirilebilmesi adına erkeklerin bu süreçteki dönüşümünü kıymetli buluyorum. Bu nedenle biz bu konuda çözüm üretebilecek en doğru sektör olduğumuzu düşündük ve değişimi kendimizden başlatma he[1]defiyle yola çıktık. Sıradaki hedefimiz ise çimento sektöründeki kadın istihdamını artırmak…
ThinkNeuro iş birliği ile gerçekleştirdiğiniz “Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Kalıplarına Bakış Araştırması”nın sonuçlarından genel olarak bahseder misiniz?
Öncelikle bu araştırmanın nasıl yapıldığından bahsetmek isterim. Verilerin nasıl elde edildiği de oldukça önem taşıyor. Proje kapsamında, Türkiye’nin ilk nöropazarlama şirketi ThinkNeuro ile “Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Kalıplarına Bakış Araştırması” gerçekleştirildi ve bir durum analizi yapıldı. Optik beyin görüntüleme tekniği olan fNIRS kullanılarak gerçekleştirilen ve hem Türkiye hem de dünyada bir ilk olma özelliği taşıyan bu araştırmada, katılımcılar cinsiyet eşitliğine dair bazı ölçeklere maruz bırakıldı. Bu ölçekler karşısında katılımcıların, kızılötesi ışınlarla frontal kortekslerindeki kan oksijenlenme seviyeleri ölçüldü. Bu ölçüm ile ifadelerle özdeşleşme skorları ortaya çıkarıldı. Elde edilen skor seviyelerine göre katılımcıların toplumsal cinsiyet eşitliğine dair tutumları tespit edildi. İyimser veriler bulunmakla beraber, araştırma sonuçları toplumsal cinsiyet eşitliği idealinde daha gidilecek çok yol olduğunu da gözler önüne serdi.
Şiddetin asla ve katiyen bahanesi olabileceğine inanmıyorum. Özel hayatım ve iş hayatım boyunca, karşılaştığım gençlere hep bu nasihati verdim. Araştırmanın sonuçlarına baktığımızda şiddete karşı hassasiyetimizin olduğunu gözlemleyebiliyoruz. Ancak hala konu namus-aldatma vb. olduğunda şiddete “nötr” kalabiliyoruz. Beni en çok düşündüren konu bu oldu. Neden hala şiddete karşı amasız ve fakatsız kuvvetli bir ret mekanizması geliştiremedik? #BenimleGelecek ile bunu birlikte başarabileceğimize inanıyorum.
Araştırmada kullandığımız ölçeklerimizi hem kızım/oğlum hem de erkek/kadın olarak iki farklı bağlamda, toplamda dört farklı gruba sorduk. Konu “şiddet” olduğunda; tüm gruplarda “kadınerkek” söyleminden ziyade “kızım-oğlum” söyleminin daha etkili olduğu ve eşitlik yanlısı sonuçlar çıkardığı gözlemlendi. Yani konuyu kızım-oğlum ekseninde ele alıp, bir anlamda ete kemiğe büründürdüğümüzde etkinin arttığını gördük. Benim için gerçekten ilginç bir veriydi. Aile odaklı bir toplumuz ve belki de bazı hassasiyetleri daha iyi kavramak adına “yolu aileden geçen mesajları” tercih etmeliyiz.
Kadının toplumda hak ettiği konuma yükselmesi için genel olarak neler yapılması, hangi adımların atılması gerekiyor?
Genel bakış açısını değiştirmek için eğitimin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü hala farkında olmadan, bilinçaltımızda kadın ve erkek için ayrı iş tanımları yapıyoruz. Oysaki mesleklerin cinsiyeti yoktur. Her işi kadın da erkek de yapabilir burada sadece sorumluluklar vardır. Yetenek ve beceri bazlı istihdama öncelik verilmesi için kadının yüreklendirilmesi gerektiğini savunuyorum.
Yine proje ile birlikte hayata geçirdiğiniz Gönüllü Adımlar isimli eş bir proje daha var. Bu proje nasıl yürütülüyor, amacı nedir?
Gönüllü Adımlar, #BenimleGelecek projemizin ikinci fazında Help Steps ile hayata geçirdiğimiz bir proje. Bu proje ile Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’na bağış olacak bir kampanya başlattık. Çimento sektörü çalışanlarının attığı her adım bağışa dönüşecek. Bu proje 2023 yılı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne kadar devam edecek. İlgili dönemde cep telefonuna Help Steps uygulamasını indiren tüm çalışanların atacağı her adım, kadınların yaşamlarını iyileştirme çabalarına ve yerel kalkınmadaki liderliklerini güçlendirmelerine destek olan Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’na bağışlanacak. Gönüllü Adımlar’a sadece çalışanlarımız değil projemize destek vermek isteyen herkes katılabilir.
Toplumsal cinsiyet eşitliği alanında pozitif bir değişim ve dönüşüm yaratmayı hedeflediğimiz Gönüllü Adımlar projesi ile daha çok kadına destek vermeyi hedefliyoruz.
Genel bakış açısını değiştirmek için eğitimin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü hala farkında olmadan, bilinçaltımızda kadın ve erkek için ayrı iş tanımları yapıyoruz. Oysaki mesleklerin cinsiyeti yoktur. Her işi kadın da erkek de yapabilir burada sadece sorumluluklar vardır. Yetenek ve beceri bazlı istihdama öncelik verilmesi için kadının yüreklendirilmesi gerektiğini savunuyorum.
Cinsiyet eşitliği konusunda toplumsal farkındalık oluşturulması için benzer ne tür çalışmalarınız olacak?
Öncelikle, toplumsal cinsiyet eşitliği gibi hassas ve uzun yıllardır ülke çapında, hatta tüm dünyada ciddi bir sınav verilen bir konu – da değişim yaratmak yoğun emek, mesai gerektiren bir sorumluluk. Bugün burada paylaşılan araştırma verileri, önümüzde çok uzun bir yol olduğunu bilimsel verilerle ortaya koydu. Ancak #BenimleGelecek, bu yolda alabileceğimiz mesafeleri hızlandıracak, değişime ivme kazandıracak güce sahip bir proje. Öte yandan proje kapsamında hayata geçirilecek uygulamaların, düzenlenecek eğitimlerin sonunda çeşitli ölçümleme yöntemleriyle sonuçlar analiz edilecek. Projenin yaratacağı güçlü etki, bu sonuçlara yansıyacaktır. Biz bu konuda umutluyuz, ilk ölçümlemede başlangıç noktasından çok daha ileri bir noktaya erişeceğimize inanıyorum. Bu projede mottomuz; Eşit Günler #BenimleGelecek
Çimento sektöründe bir kadın yönetici olmak nasıl bir duygu? Zorlandığınız ya da daha rahat ilerliyor dediğiniz alanlar var mıdır?
İşin, mesleğin ya da sektörün cinsiyetinin olmadığını düşünüyorum. Mesleğini iyi icra eden ya da kötü icra eden insanlar vardır. Önemli olan emek ve başarıdır. Önkoşulsuz emek verilirse başarı zaten gelecektir. Bugüne kadar bulunduğum pozisyonun şah – sıma kattıklarından ve hissettirdiklerinden çok; sorumluluklarına konsantre oldum. Çalışma arkadaşlarıma, sektörümüze, topluma, en başta çok sevdiğim ülkeme nasıl fayda sağlarım diye düşündüm, hayal ettim, çalıştım, ürettim. Benim ne hissettiğim ise tüm bu süreçlerin sonunda geliyor; o da hayallerimi gerçekleştirmenin mutluluğu.
Çimento gibi erkek egemen bir sektörde kadınların kariyer yapması için nasıl hareket etmeleri gerekiyor?
Öncelikle korkmadan sektöre adım atmalarını öneriyorum. Her şey hayal etmekle başlar. Hayallerin önüne hiçbir engelin geçmesine izin vermesinler. Kendini sürekli güncelleyen, hem çağın hem de sektörün gerekliliklerini yerine getiren kimse için başarısızlık söz konusu olmaz. Çalışmayı düşündükleri sektöre ilişkin olarak güçlü amaçlar belirlemeli, amaca ulaşmak için hedeflere kilitlenip, ön yargısız, koşulsuz emek vermeli, zamanı iyi kullanmalı, çok iyi araştırma ve fizibilite yapmalı, günümüz dünyasını ve koşullarını iyi analiz ederek, etkili iletişim ve bilişim kanalları ile teknolojiyi iyi kullanmalı, yapılan her işin içerisine bir miktar da toplum yararı, sosyal sorumluluk koymalıdır. Severek yapacaklarına inandıkları iş için o ilk adımı atmaya cesaret ettikten ve emek verdikten sonra, başarı zaten gelecektir, diye düşünüyorum.
Sonraki Haber Çimento ve Beton Belgelendirme Prosesi

CemenTürk Dergisi
CemenTürk, 2008 yılından itibaren iki ayda bir yayınlanan hazır beton ve çimento sektörüne ait bir sektör dergisidir. AjansGN’nin öncü, yenilikçi ve istikrarlı kimliğiyle sektörel yayıncılığa önemli bir ivme kazandıran CemenTürk, sektörün ortak sesi olmaya devam etmektedir.
Benzer İçerikler
Yorum Yap