Dr. Martin Schneider
CEO, VDZ
VDZ’nin 140 yılı aşkın tarihi, çimento endüstrisinde sürdürülebilirlik ve inovasyonun öncüsü olma misyonunu başarıyla yansıtıyor. Alman çimento standardının temellerini atan VDZ, karbon yakalama teknolojilerinden proses optimizasyonuna kadar birçok alanda sektöre yön vermeye devam ediyor. Bugün, küresel iş birlikleri ve araştırma projeleriyle çimento ve beton üretiminde çevresel etkileri azaltma hedefi doğrultusunda önemli adımlar atmaktadır.
140 yılı aşkın bir geçmişi bulunan VDZ’nin kuruluşundan bu yana geçen sürede misyonunda ve vizyonunda ortaya çıkan farklılıkları özetleyebilir misiniz?
VDZ 1877 yılında kurulmuştur. Kurucu üyeleri, Almanya’nın ilk çimento standardını oluşturmak için çalışmaları başlatmıştır. O zamanlar, başta mukavemet ve diğer kalite parametreleri olmak üzere çimentonun özellikleri gerçek anlamda belirlenemiyordu. İlk standardın oluşturulmasından kısa bir süre sonra, ölçüm standardı için çalışmalara başlanmıştır. Günümüzde, Alman çimento standardının temellerini oluşturmaya devam etmekte olup ayrıca mevcut EN 197 Avrupa çimento standardını birçok yönden etkilemiştir.
VDZ, uzun yıllardır Alman çimento üreticilerinin teknik sektörel birliği olarak faaliyet göstermiş ve yürüttüğü kapsamlı araştırmalarla sektöre önemli katkılar sağlamıştır. Klinker yakma, soğutma ve çimento öğütme gibi alanlardaki gelişmeler, bu çalışmaların yalnızca birkaç örneğidir. 2000’li yılların başında VDZ, hizmet yelpazesini genişleterek yalnızca üyelerine değil, çimento değer zincirindeki müşterilerine, tabi ki betona daha güçlü odaklanarak hizmet sunmaya başlamış ve böylece misyonunu daha da güçlendirmiştir. Bugün VDZ, hem sektörel araştırmalar yapan bir enstitü olarak hem de çimento üretimi ve beton teknolojilerinin tüm yönlerini kapsayan hizmetler sunan bir kuruluş olarak iki önemli rol üstlenmektedir.

VDZ’nin kuruluşunun modern çimento üretimine geçiş ve fırın teknolojilerinin geliştirilmesiyle paralellik gösterdiğini görmekteyiz. Özellikle fırın teknolojisindeki gelişmelere VDZ’nin bir katkısı var mıydı? Halen devam eden bu teknolojilerdeki değişimlerde geçmişten gelen bir kültürün yansımalarını görüyor muyuz?
VDZ, çimento sektöründeki köklü geçmişiyle proses teknolojilerinde her zaman öncü olmuştur. Fırın teknolojileri genellikle ekipman tedarikçileri tarafından geliştirilse de, VDZ enerji verimliliği ile yakma ve soğutma teknolojilerine önemli katkılar sağlamıştır. Modern çimento üretiminde ayrı öğütme işlemi ve sonrasında bileşenlerin karıştırılması gibi süreçlerin önemi artarken, öğütme işleminin optimizasyonu da sürekli gündemde kalmıştır. Ayrıca, çevre teknolojileri de VDZ’nin çalışmalarında her zaman önemli bir yer tutmuştur. Katalitik ve katalitik olmayan NOx azaltma ile cıva azaltma teknolojilerindeki ilerlemeler buna örnek gösterilebilir.
2002 yılında VDZ, Avrupa Çimento Araştırma Akademisi’nin (ECRA) eş kurucusu olmuştur. ECRA, pek çok çimento şirketinin üye olduğu yenilikçi ve vizyoner bir yaklaşımla kar amacı gütmeyen araştırmalar yürüten bir platformdur. 2007’de ECRA tarafından başlatılan karbon yakalama çalışmaları, bugün dünya çapında pek çok karbon yakalama projesine model olmuştur.
VDZ, 2007’den itibaren oxy-fuel fırın teknolojisinin gelişimine büyük katkılar sunmuştur. Bu çalışmalar, ECRA’nın karbon yakalama teknolojilerine yönelik projelerinin bir parçası olup, günümüzde oxy-fuel yanma teknolojisi konusundaki bilgilerin büyük kısmı bu araştırmalara dayanmaktadır. VDZ’nin bu alandaki katkıları, sektör genelinde büyük saygı ve takdir toplamıştır.
VDZ’nin farklı ülkelerde kurulu bulunan benzer organizasyonlar ile iş birlikleri var mı? Bu iş birlikleri hangi platformlarda gerçekleşiyor. Diğer bir deyişle VDZ yetkinliklerini global çimento pazarında da gösterebiliyor mu?
VDZ, dünya genelinde birçok ülkede çimento kuruluşlarıyla iş birliği yapmaktadır. Bu iş birlikleri, özellikle iklim ve enerji alanlarında sektöre politik gelişmelere uygun yanıtlar bulma konusunda destek sağlamaktadır. VDZ’nin araştırmaları, üniversiteler, ekipman tedarikçileri ve diğer çimento firmalarıyla yapılan ortak çalışmalarla yürütülmektedir. Ayrıca, hizmet alanlarındaki projelere odaklanan iş birlikleriyle de küresel çimento sektörüne hizmet sunmaktadır. VDZ, teknik denetimler, fırın testleri, emisyon ölçümleri, laboratuvar testleri, ürün kalite iyileştirme ve proses maliyet optimizasyonu gibi hizmetler sunmaktadır. Bunun yanı sıra, karbon yakalama üniteleri için fırsat ve fizibilite çalışmaları gibi dekarbonizasyon stratejilerine de önemli katkılar sağlamaktadır. Uluslararası VDZ Kongresi, çimento ve beton sektörü ile tedarikçilerini bir araya getiren önemli bir bilimsel forumdur. Dünyanın dört bir yanından temsilcilerin katılımıyla, sektörün iklim nötrlüğü hedefi doğrultusunda yaşadığı dönüşüm, yenilikler ve karşılaşılan sorunlar ele alınmaktadır. 9. Uluslararası VDZ Kongresi, 6-8 Kasım 2024 tarihlerinde Düsseldorf’ta düzenlenecektir.
VDZ’nin Almanya ve AB içinde yürüttüğü lobi faaliyetleri nelerdir? Çimento endüstrisinin ortak ekonomik çıkarlarını desteklemek için hangi stratejileri geliştiriyor ve bu süreçte üyelerine sağladığı avantajlar nelerdir?
VDZ, sahip olduğu teknik bilgi birikimiyle çimento sektörünün çıkarlarını savunmaya devam etmektedir. Bu konuda, atıkların alternatif yakıt olarak kullanımına sağladığı katkılar önemli bir örnektir. VDZ’nin yaptığı araştırmalar ve yayımladığı raporlar sayesinde ham madde kaynaklı emisyonlar ön plana çıkarılmış, bu da atık yakma mevzuatının belirli yönlerinin geliştirilmesine katkı sağlamıştır.
Karbon sızıntısına karşı alınan önlemler, VDZ’nin özel olarak odaklandığı konulardan biridir. VDZ, dekarbonizasyon teknolojilerinin maliyet yapısını erken aşamada inceleyerek, sektörün ek maliyetler ve karbon sızıntısı riskiyle karşı karşıya olduğunu göstermiştir. Ayrıca, sektörün adil rekabet edebilmesi için eşit şartlara ihtiyaç duyduğunu vurgulamaktadır. Bu yaklaşım, politik olarak anlaşılabilir olmasının yanı sıra, çimento sektörünün diğer endüstrilerden farklı yönlerinin göz önünde bulundurulmasının her zaman gerekli ve faydalı olduğunu kanıtlamaktadır.
Düzenli olarak yayınladığınız Faaliyet Raporu, Çevresel Veriler ve diğer önemli endüstri yayınları hakkında bilgi verebilir misiniz? Bu yayınların çimento endüstrisine ve sektör paydaşlarına nasıl katkılarda bulunduğunu özetleyebilir misiniz?
VDZ, hem politik gelişmeler hem de kar amacı gütmeyen araştırmalarının sonuçları hakkında üyelerini düzenli olarak bilgilendirmektedir. Üyeler, VDZ’nin internet sitesindeki üyelere özel alan ve düzenli olarak gönderilen haber bültenleri aracılığıyla güncel bilgilere ulaşabilmektedir. Kamu kaynaklarıyla yürütülen araştırma projelerinin özetleri ise VDZ’nin internet sitesinde veya sektörel dergilerde yayımlanmaktadır. Alman çimento sektörünün çevresel verileri, 25 yıldan uzun bir süredir düzenli olarak paylaşılmaktadır. Bu veriler, sektördeki tipik emisyonla- rın yanı sıra enerji tüketimi, hammaddeler, atık yakıtlar, klinker muadilleri ve CO₂ ayak izini kapsamaktadır. VDZ’nin sağladığı bu şeffaflık, dış paydaşlar arasında güçlü bir güven ortamı yaratmıştır. Bugün, VDZ’nin sunduğu bu kapsamlı rakamlar, sektörün iletişimine önemli bir katkı sağlamaya devam etmektedir.
VDZ olarak çevresel etki değerlendirmelerinde hangi ana faktörleri dikkate alıyorsunuz? Ayrıca, çimento fabrikalarının yerleşim yerlerine yakın konumlandırılması durumunda, bu tesislerin sosyal etkilerini değerlendirme süreçleri nasıl yürütülüyor?
Yerel halkın şikâyetleri ve tartışmaları genellikle alternatif yakıt kullanımından doğmaktadır. Ancak, yıllar içinde alternatif materyallerin kullanımı konusundaki deneyim ve şeffaflık sayesinde, geçmişte bazı şirketlerin karşılaştığı büyük protestolar artık geride kalmıştır. Benimsenen bu yaklaşım, şeffaflık ve adaleti sağlarken, argümanların güçlü teknik ve bilimsel temellere dayanmasını öngörmüştür. Bu sayede, izin prosedürleri hâlâ karmaşık ve zaman zaman yavaş ilerlese de, bu genellikle mevzuatın karmaşıklığından kaynaklanmakta olup, geçmişteki gibi yoğun dış muhalefetin etkisi artık çok daha az hissedilmektedir.
VDZ, Almanya’nın çimento endüstrisinde önemli bir inovasyon aktörü olarak tanınıyor. IGF (Endüstriyel Topluluk Araştırması- Die Industrielle Gemeinschaft- sforschung) çerçevesinde yürüttüğünüz araştırma projelerinde hangi yenilikçi teknolojiler ve çözümler öne çıkıyor? Bu projelerin endüstriye ve çevreye sağladığı potansiyel etkiler hakkında neler söyleyebilirsiniz?
VDZ’nin araştırmaları her zaman kar amacı gütmeyen projeler olarak yürütülmüş ve finansman için iki ana kaynağa başvurulmuştur. Bu kaynakların başında, VDZ’nin 60 yılı aşkın süredir katkıda bulunduğu Alman Ekonomi ve İklim Bakanlığı’nın Endüstriyel Toplum Araştırma Programı gelmektedir. Son on yılda ise, hem Almanya’dan hem de Avrupa genelinden gelen diğer araştırma fonları da giderek daha fazla değerlendirilmektedir. Bu projelerin başarısı, çimento üreticileri, ekipman tedarikçileri ve üniversiteler gibi çeşitli ortaklarla kurulan güçlü iş birliklerine dayanmaktadır. VDZ, bu geniş ağın bir parçası olmaktan büyük memnuniyet duymaktadır. Araştırma projeleri arasında NOx azaltımı, klinker soğutma teknolojileri, öğütme verimlilikleri, kompozit çimentoların geliştirilmesi ve cıva emisyonu izleme cihazlarının kalibrasyonu gibi pek çok farklı konu yer almaktadır.
Ayrıca, başta ECRA ile iş birliği içinde yürütülen bazı araştırmalar da sektör tarafından finanse edilmektedir. Örneğin, oxyfuel fırın çalışması ve ECRA’nın gelecekteki öğütme teknolojilerine yönelik araştırmaları, sektörün desteğiyle yürütülen projeler arasındadır. Bu iş birlikleri, ECRA ve VDZ’yi sektöre önemli katkılar sağlayan ve kritik sorunlara çözüm üreten güçlü bir konuma taşımaktadır.
Yürütmekte olduğunuz projelerin ana finansman kaynakları nelerdir? Çimento endüstrisinin projelere sponsorluk katkısı nedir? Proje çıktılarınıza ait IP hakları kimdedir?
VDZ’nin projeleri, çeşitli finansman kaynaklarına dayanmaktadır ve çoğu çimento sektörüyle iş birliği gerektirmektedir. Bu projelerden bazıları, VDZ üyelik aidatlarıyla oluşturulan bütçe sayesinde dolaylı olarak önemli finansal destek almaktadır. VDZ’nin yürüttüğü araştırmaların ana amacı, sektörel gelişmeyi desteklemektir ve bu çalışmalar kar amacı gütmemektedir. VDZ, araştırma sonuçlarına ilişkin fikri mülkiyet hakkı talep etmez. Temel amaç, yapılan araştırmaları yayımlayarak, bu sonuçlardan faydalanmak isteyen tüm ortaklar arasında adil bir rekabet ortamı yaratmaktır.
VDZ’nin sürdürülebilirlik konusundaki düşünceleri nelerdir? Bu alanda sunduğunuz araştırma projelerine dayalı yenilikçi teknolojilerin ve çözümlerin başarı değerlendirmesinde hangi kriterleri göz önünde bulunduruyorsunuz?
Sürdürülebilirlik geniş bir kavramdır ve VDZ, çevresel sürdürülebilirliğin yanı sıra ekonomik ve sosyal boyutların da dikkate alınması gerektiğini her zaman vurgulamaktadır. Çevresel sürdürülebilirlik ise çimento fabrikasının kendi süreçlerinde başlamalıdır. Bu konu, yalnızca geleneksel emisyonlarla sınırlı kalmamakta, CO₂ salınımları günümüzde çok daha büyük bir önem kazanmaktadır.
VDZ, klinker yakma sürecindeki salınan emisyonların azaltılmasına odaklanarak proses optimizasyonu, klinker oranının düşürülmesi ve karbon yakalama teknolojileri gibi alanlarda çalışmalar yapmaktadır. Ancak CO₂ emisyonlarının azaltılması, yalnızca üreticilerle sınırlı olmayıp, hazır beton üreticileri ve inşaat sektörü gibi müşterilerle de sürekli iş birliği gerektirmektedir. Bu iş birliği, çevresel ürün beyanları, kalite süreçleri ve bina ile altyapıların karbon ayak izini kapsayan bütünsel bir yaklaşımı içermektedir. Son yıllarda bu konular büyük önem kazanmış ve VDZ’nin sürdürülebilirlik odağında biyoçeşitlilik gibi yeni konular da yer almaya başlamıştır.
VDZ vizyonu olarak sürdürülebilirlik konusunda, çimento endüstrisini önümüzdeki kısa ve orta vadeli süreçte ilgilendiren teknolojik gelişmeler ağırlıklı olarak nelerdir?
CO₂, şüphesiz ki günümüzün en önemli gündem maddelerinden biri olmaya devam ediyor. Geleneksel emisyon azaltma üzerine yapılan tartışmaların boyutu oldukça büyük olsa da, günümüzde çimento fabrikaları en ileri teknolojiyle donatılmış ve hiç olmadığı kadar çevre dostu bir şekilde faaliyet göstermektedir. Ancak bu iyileştirmeler sınırlı ölçüde yapılabilmekte ve daha çok ihtiyaç duyulan alanlara odaklanmaktadır. Bu doğrultuda, tüm çabalar CO₂ emisyonlarını azaltmaya yönelmiştir. Özellikle biyokütle gibi alternatif yakıtlar, proses optimizasyonu, klinker faktörünün düşürülmesi ve karbon yakalama teknolojileri gibi alanlarda yoğun çalışmalar sürdürülmektedir.
Sürdürülebilirlik konusunda çimento sektörüne olumlu etkileri olan çıktıların, değer zincirindeki diğer sektörlere (örneğin beton endüstrisi) olan etkileri nasıl bir yaklaşım ile değerlendiriliyor?
Günümüzde çimento sektörü ve buna bağlı olarak beton ve inşaat sektörlerini en çok etkileyen konu, hiç şüphesiz dekarbonizasyondur. Sektörün bu konuyu benimseyerek kendisini çözümün bir parçası olarak görmeye başlaması, oldukça heyecan verici bir gelişmedir. VDZ, bu süreçte sektöre büyük destek sunmakta ve sektörün net sıfır hedefini ancak birlikte hareket ederek tüketicilere ulaştırabileceğini vurgulamaktadır.
VDZ’nin laboratuvar altyapısı hakkında bilgi verebilir misiniz? Çimento fabrikalarının bu laboratuvar hizmetlerinden ne ölçüde yararlandığı ve kendi bünyelerinde de böyle bir altyapı yatırımlarına gidip gitmediği konusunda detay verebilir misiniz?
VDZ, tüm çalışmalarında kendi gelişmiş teknik altyapısına sahip laboratuvarlarını kullanmaktadır. Yaklaşık 200 çalışanı bulunan VDZ’de, 80 personel laboratuvarlarda hizmet vermektedir. Çimentoların yanı sıra alternatif yakıtların kimyasal özelliklerine odaklanan analitik çalışmalar da büyük önem taşımaktadır. Fiziksel laboratuvar, çimento ve beton bağlamında hemen her soruya yanıt verebilecek tüm testleri gerçekleştirebilecek kapasitededir. Geniş uzmanlık alanımız sayesinde, müşterilerimiz kalite sorunları, kalsine kil ve kil ocakları gibi yatırımlarla ilgili zorlu sorularını çözmek için sık sık laboratuvarımızdan destek almaktadır.
VDZ, çevresel testlere de büyük önem vermektedir. Ham maddelerden atılım testleri, stag ölçümleri ve numune analizleri gibi süreçler laboratuvar kapsamımıza dahildir. Çimento üzerindeki çalışmalarımızı, çimentonun betondaki performansını göz önünde bulundurarak yürütmekteyiz. Bu nedenle, tam donanımlı bir beton bölümümüz bulunmaktadır. Ayrıca, VDZ’nin güçlü bir öğütme bölümüne sahip olduğunu belirtmek isteriz. Çimento fabrikalarında malzemelerin kırılması, öğütülmesi, harmanlanması ve taşınması gibi zorlu süreçlere yönelik çeşitli değirmenler ve analitik yöntemlerle en karmaşık sorunlara çözüm sunmaktayız.
VDZ’nin AB ETS’nin revizyonu ve İzleme ve Raporlama Yönetmeliği’nin (MRR) güncellenmesi hakkındaki açıklamaları, çimento sektörünün emisyon izleme ve raporlama süreçlerinde ne tür yenilikler getirmeyi hedefliyor? Bu değişikliklerin sektörde nasıl bir dönüşüm yaratması bekleniyor?
AB ETS’nin revizyonu, çimento sektörü için son derece önemlidir. VDZ’nin CO₂ yakalama konusundaki güncel çalışmaları, yeni ölçüm yöntemlerine odaklanmaktadır. Bu çalışmalar, CO₂ kütle-akış ölçümleri, fosil ve biyojenik CO₂’nin ayrımı sıvı yada yoğun CO₂’deki eser safsızlıkların belirlenmesini içermektedir. Bu ölçümler sadece periyodik olarak yapılmamakta, aynı zamanda sürekli izleme potansiyeli içinde araştırılmaktadır. Sektörün, sadece proses açısından değil aynı zamanda dengeleme açısından da CO₂ üzerinde iyi bir kontrole ihtiyaç duyduğu kesindir. VDZ’nin güncel araştırmaları da tam bu noktada önem kazanmaktadır. VDZ laboratuvarı, bunun için iyi donanımlı olup, tüm CO₂ değer zinciri hakkında sahip olduğu derin bilgi birikimiyle kilit bir rol oynamaktadır.
VDZ, 140 yılı aşkın bir süredir sektöre hizmet vermektedir ve böylesine önemli bir sektörün parçası olarak köklü bir geçmişe sahip olmaktan gurur duymaktadır. VDZ’nin yerleşik standartları geliştirme misyon ve vizyonu, geleneksel bilgi ve uzun soluklu deneyime odaklanırken, aynı zamanda yeni zorluklara açık olduğunu açıkça göstermektedir. VDZ, sektörün parlak bir geleceğe sahip olacağından emin olarak böylesine uzun bir süredir sektörün bir parçası olmaktan gurur duymaktadır.