İZANLAB Genel Müdürü Uğur ÖZ: “Sektörümüzde gönüllülük esastır. Tembellik, üşengeçlik, baştan savmacı tutum asla kabul görmez. Doğru sonucu elde etmek ve bunu sürdürebilmek için aynı analizi defalarca tekrarlayabilme inatçılığı esastır. Bu nedenle gerçek bir laborant olmak için düzgün bir karakterin yanı sıra araştırmacı uygulamacı bir yapı olmalıdır.”

Sizi tanıyabilir miyiz?
Ankara doğumluyum. İlk, orta, Kimya Sanat Enstitüsü ve Kimya Mühendisliği Eğitimimi Ankara’da tamamladım. O zamanki adıyla Ankara Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisinde (daha sonra Gazi Üniversitesi oldu) gece bölümünde kimya mühendisliği eğitimim esnasında, aynı zamanda gündüzleri Türkiye Çimento Sanayii T.A.Ş (ÇİTO- SAN) Planlama Daire Başkanlığında çalışarak çimento sektörüyle tanıştım. 1980 yılında Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliğine geçerek, Araştırma Asistanı, Uzman, Kalite Kontrol ve Laboratuvarlar Şefi kadrolarında çalıştım. TÇMB’deki çalışmam esnasında çeşitli komitelerde yer aldım, fabrikalardan gelen laboratuvar personeline laboratuvar ve analizleri de ihtiva eden çeşitli eğitimler verdim. Aynı zamanda TSE’de Standart Hazırlama Grubunda konu raportörü olarak, TS EN serisi çimento standartlarının hazırlanmasında ve yayınlanmasında görev yaptım. TÇMB’den 2001 yılında emekli oldum. Emeklilik sürecinde TMSF’ye geçen Uzan Grubu’na ait Lalahan Çimento Fabrikasına Kalite Kontrol Sorumlusu olarak yeniden çalışmaya başladım. Gruba ait değişik bölgelerde bulunan 9 ayrı çimento fabrikasında kalite sisteminin kurulması için dokümantasyon hazırlama, eğitim ve denetim faaliyetlerinde bulundum. TSE’den belge almalarına katkı sağladım. 2006 yılında TMSF satışları çerçevesinde Lalahan Fabrikasını ÇİMSA’nın satın almasıyla o çatı altında 2012 yılına kadar çalıştım. Çimsa’dan ayrıldıktan sonra 3 yıl kadar Yapı Denetim Laboratuvarı Müdürlüğü yaptım. Kuruluşundan bugüne İZANLAB Laboratuvarları A.Ş.’de Genel Müdür olarak görev yapıyorum.
Ankara’yı seçmenizdeki neden nedir?
Ankara, bildiğiniz gibi bürokrasinin ve yönetimin merkezi. Bölgede de özellikle yapı malzemeleri analizleri konusunda gerçek ihtisas sahibi bağımsız ve tarafsız laboratuvar ihtiyacı bulunmaktaydı. Bu ihtiyaca tecrübe ve bilgilerimizle katkı sağ lamak amacı ile Ankara’da profesyonel bir ekiple faaliyete başladık.
Yeni bir firma olarak kurulum amacınızı anlatır mısınız?
Biz öncelikle 40 yılı aşan birikim ve tecrübemizi paylaşmak amacını taşıyoruz. Tabi bunu zamana yayarak eğitim planlarımız çerçevesinde çimento sektörüne yeni katılan ve halen çalışmakta olan personele seminerler düzenleyerek gerçekleştireceğiz. Bunun yanında bağımsız ve tarafsız akredite laboratuvar olarak, en son sistem cihazlarla donanmış 6 katlı laboratuvarımızla, yapı malzemeleri için gerekli analizler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, “Sera Gazlarının Emisyonunun Kontrolü Yönetmeliği” çerçevesinde her türlü yakıt ve ham maddelerde emisyon faktörü hesaplanması için gereken tüm analizleri yaparak hizmet vermek amacındayız.
Hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz?
Hedef sektör olarak çimento ve beton sektörü önde gelmektedir. Çimento hammaddeleri, katkı maddeleri, yardımcı maddeleri ve çimento analizleri yanında, yapı laboratuvarları ve hazır beton sektörüne hizmet veriyoruz.
Çimento, Demir-Çelik Fabrikaları, Termik Santraller için her türlü katı yakıt analizleri,
Hammadde üretimi ve madencilik sektörü için hem yaş metot hem de enstrümantal metotları (XRF/ICP) paralel olarak kullanarak geniş bir yelpazede hizmet vermekteyiz.
Akreditasyon kapsamınız nelerdir?
* Çimento, beton ve benzeri yapı malzemeleri,
* Uçucu kül ve yüksek fırın curufu,
* Farin, kil, kum, kalker, marn, dolomit, kireçtaşı, alçıtaşı gibi ham maddeler,
* Demir, krom, bakır, barit, boksit, feldspat, flüorit gibi maden cevherleri,
* Kömür, kok, petrokok ve antrasitgibi katı yakıtlar.
Özellikle çimento ve beton sektörü için yaptığınız analizlerden bahseder misiniz?
Çimento sektörü için: TS EN 197-1 standardında belirtilen bileşenlerin analizlerini yaparak raporluyoruz. Yani her çimento numunesi için SO3 ve klorür analizi yanında, çimento tipine göre Çözünmeyen Kalıntı, Kızdırma Kaybı, Puzolanik Özellik Analizlerini; Priz başlama-bitiş, genleşme, basınç dayanım deneylerini yapıyoruz. Ayrıca numune cinsine ve istenilmesi durumuna göre; mevcut XRF cihazımız, S/C Analiz cihazımız, Kalorimetre cihazımız, Toplam Organik Karbon (TOC) cihazımız ve diğer analiz cihaz ve ekipmanlarımızla ana bileşenler olan SiO2, Fe2O3, Al2O3, CaO, MgO, Na2O, K2O, Reaktif SİO2 tayinleri yapılmaktadır.
Beton sektörü için: Silindirik veya 15×15’lik kübik şekilli beton numunelerinde istenilen yaşta dayanımları tayin ediyoruz.
Katı Yakıt sektörü için: Rutubet, kül, uçucu madde, kükürt, kalorifik değerler, HGI, FSI ve Ebat Testleri,
Termik Santral ve Demir-Çelik Sektörü için: Uçucu kül ve yüksek fırın cürufu numunelerinde Reaktif SiO2, Serbest CaO, Reaktif CaO, Sülfür, Blaine, Aktivite İndeksi gibi analizleri yapmaktayız.
Genel olarak sektörünüzün sorunu nedir?
Sektörümüzde gönüllülük esastır. Tembellik, üşengeçlik, baştan savmacı tutum asla kabul görmez. Doğru sonucu elde etmek ve bunu sürdürebilmek için aynı analizi defalarca tekrarlayabilme inatçılığı esastır. Bu nedenle gerçek bir laborant olmak için düzgün bir karakterin yanı sıra araştırmacı uygulamacı bir yapı olmalıdır. Bu nedenle personel temini çok zordur.
Düzgün bir laboratuvarın altyapısı, donanımı ve işletilmesi çok pahalı bir iştir. Başta tesisat ve donanım olmak üzere, sarf malzemeleri ve ölçümleme için gereken referans malzemeleri yurtdışından ithal edilmektedir. Bu ithalatların bedelleri çok pahalı ve genellikle Euro bazındadır. Bu materyalleri bir laboratuvarın dışında kimseye de satamazsınız. Buna rağmen ülkemizde laboratuvar malzemeleri ithaline ilişkin herhangi bir vergi muafiyeti, sübvansiyon vesaire destek yapılmamaktadır.
Akreditasyon standardı TS EN 17025 şartları gereği her bir parametre için ayrı ayrı yapılması gereken ölçüm belirsizliği, geçerli kılma ve doğrulama hesaplamalarında kullanılan Laboratuvarlar Arası Karşılaştırma (LAK) ve Round&Robins Ring Testleri için homojen hazırlanmış sertifikalı referans numunelerinin temini hem çok pahalı hem de ithalat süreci çok meşakkatli olmaktadır. Çünkü analiz yapılana kadar açılmaması gereken bu tip numuneler maalesef gümrüklerdeki keyfi uygulamalara takılmakta sanki ticari değere haizmişçesine ithalat prosedürü uygulanmaktadır. Ayrıca bazı gümrüklerde açılarak oksidasyona uğratılmakta, numune orijinal vasfını kaybederek işe yaramaz hale gelmektedir.
Ayrıca bu tür numuneleri ülkemizde üreten kurumlar yok denilecek kadar azdır.
2016 genel olarak durgun geçen bir yıl oldu, 2017 için öngörüleriniz nelerdir?
2015’den 2016 yılına geçerken umutlarımız nasıl ise bu yıl da aynı beklenti içerisindeyiz. Ancak hizmet verdiğimiz sektörün geleceğine dair yakın tarihli iyileşme olamayacağı açıktır. Üstelik yurtdışındaki rakiplerimizden başta İran ve Mısır olmak üzere Fas ve Tunus’a kaydırılan yabancı sermaye yatırımları ihracatçımızı bir hayli sıkıştırmaktadır. Beklentimiz bu yıl ortalarına gelmeden savaş ortamının son bulması ve en azından sınır komşularımızla olan ticaretimizin geliştirilmesidir.