LCTO – Limak Cement Central Technical Organisation’da üretilen tüm projelerin sonunda ticarileşme, marka ve patent konuları modelleniyor ve tüm hedefler bu yönde tayin ediliyor. Dolayısıyla öncelikli olarak kendi şirketimiz için ürettiğimiz projeler ve buradaki çıktılar, aslında uzun vadede yaratacakları farkındalıklar ile sektörün geneline de rol model oluşturacak hizmetler olarak öne çıkıyor.
Ebru Sipahioğlu / Limak Çimento CTO’su
Limak Çimento, yaptığı çalışmalar ve attığı adımlarla Türk çimento sektörünün öncü firmaları arasında. Özellikle teknoloji alanında yaptığınız yatırımlarla da önemli bir konumdasınız. Genel olarak Limak Çimento’nun teknolojiye yaklaşımından ve genel felsefesinden bahseder misiniz?
Limak Çimento olarak her zaman teknoloji odağımızda bulunuyor ve her zaman çok yönlü bir şekilde planlama yapıyoruz. Şirket olarak önceliğimiz bilgi teknolojileri ve dijital dönüşüm. Hem şirketimizde kullandığımız hem de dünyada sektörel olarak öne çıkan teknik, finansal, ticari ve sosyal bir veri havuzunu takip ediyoruz. Bugün geldiğimiz nokta itibariyle hiçbir şeyi ölçmeden planlayamayacağımızın farkındayız. Bugün ve gelecekteki günler için doğru kararları alma yolunda her şeyi ölçmenin öneminin bilincindeyiz. Tüm stratejilerimizi verilere dayalı şekilde oluşturma yüzdemizi her geçen gün artırıyoruz. Teknolojiyi hayatımızın temel bir parçası haline getirme yolunda emin adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz.
Limak Çimento olarak özellikle Dijital Dönüşüm alanında önemli ve öncü çalışmalarınız var. Dijital Dönüşüm alanında ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Uzun zamandır üzerinde çalıştığımız ve artık çıktılarını çok daha net şekilde almaya başladığımız bir ikiz dönüşüm projemiz bulunuyor. Bu hedefimizin çekirdeğinde de bilgi teknolojileri ve dijital dönüşüm yer alıyor. Burada attığımız her adımda dijitalleşme sürecimiz daha da hızlanarak devam ediyor. Hedeflerimize ulaşma yolunda da doğru istihdamın çok önemli olduğunun bilincindeyiz. Bu hedefle veri bilimcileri ve mühendislerinin istihdamını artırıyor ve bu çalışanlarımızın gelişimlerine her geçen gün daha da fazla şekilde yoğunlaşıyoruz. Eğitim ve insan kaynakları alanındaki teknolojik yatırımlarımızı da yine bu çalışmalar içerisinde değerlendirebiliriz.
Kısa bir süre önce Ar-Ge Merkeziniz tescillendi. Bakanlık onaylı olarak faaliyetlerine devam edecek merkezin genel yapısından, çalışanlardan vb. bilgilerden bahseder misiniz?
Ar-Ge ve inovasyon içerisinde bulunduğumuz sektörün ana parçalarından biri ve biz de şirket olarak bu alandaki yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Son olarak yaptığımız çalışmalar ekseninde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, 05.10.2022 tarihi itibarıyla bizi bir Ar-Ge Merkezi olarak onayladı. Ar-Ge Merkezimiz, LCTO – Limak Cement Central Technical Organisation ismi ile faaliyet gösteriyor. Merkez bünyesinde çimento ve hazır beton araştırma laboratuvarlarımız var. Burada üretimini gerçekleştirdiğimiz ürünlerin müşterilerimize daha verimli, proje odaklı ürünler sunmak için araştırmalar yapıyoruz.
Ar-Ge Merkezimiz yaptığı çalışmaları multidisipliner bir ekiple yürütmektedir. Merkezimizde doktora, yüksek lisans ve lisans mezunu olan kimya, inşaat, maden, elektrik – elektronik, çevre, yazılım gibi farklı mühendisler araştırmacı olarak çalışıyorlar. Ek olarak yine merkezimizde istihdam ettiğimiz finans ve insan kaynakları personellerimizde, görev destek personel olarak görev yapıyorlar ve tüm çalışmalara yardımcı oluyorlar.
Ar-Ge Merkezi bünyesinde ne tür çalışmalar yapacaksınız?
Burada öncelikle Ar-Ge ile çimento sektörünün ilişkisine dikkat çekilmesi gerekiyor. Ar-Ge ifadesi kullanıldığında genelde ilk akla gelen konu yeni ürünler üretmek, yeni icatlar yapmak ya da belirli alanlarda inovatif çalışmalar meydana getirmek oluyor. Çimentonun ise zaten temel olarak sahip olduğu bir standardı var. Burada ürünler standartta tanımlı ve üretim kriterleri net şekilde ortaya konmuş durumda. Bu şartlar göz önüne alındığında hemen herkesin zihninde çimento sektöründe araştırma-geliştirme çalışmalarına yönelik nasıl bir çalışma yapılabilir ki sorusu canlanıyor. Öte yandan çimento sektörü son derece gelenekçi bir yapıya sahip ve aynı zamanda da enerji yoğun bir sektör konumunda. Burada bakılması gereken şey sektörün genel olarak hangi konulara ihtiyaç duyduğu ve geliştirilmesi gereken yanlarının neler olduğu ve asıl strateji odağında geleceğin nasıl görüleceği. Çimento sektöründeki bu ekosistemi kesinlikle Ar-Ge ve İnovasyonu olarak tanımlamak gerekiyor. Dolayısıyla genel olarak baktığınızda çimento sektöründe de diğer tüm sektörler de olduğu gibi Ar-Ge çalışmaları yapılabilir ve yapılmalıdır da.
Biz de Limak Çimento olarak kendi alanımızda nasıl daha iyi ürünler üretiriz, çevreyi daha iyi nasıl koruruz, dijital altyapımızı nasıl kuvvetlendiririz şeklinde bir yaklaşımla hareket ediyoruz. Burada temelde dijitalizasyon, karbon ayak izi düşük çimento üretimi, dijital teknoloji ve altyapıya uygun yapı elemanları, çimento ekipmanları, yeşil enerji, düşük emisyon teknolojileri gibi konularda Ar-Ge faaliyetleri yürütüyoruz. LCTO – Limak Cement Central Technical Organisation’da bugüne kadar elde ettiğimiz temel endüstriyel birikimleri, sektörün ihtiyaç ve beklentilerini de göz önüne alarak gelecek nesillere, nasıl daha verimli ve doğru şekilde bırakabiliriz üzerine yoğunlaşıyoruz. Tüm bunları teknolojik ve dijital sistemler ile nasıl birleştirebiliriz sorusuna odaklanıyoruz. Tüm projelerimizi buna göre uygulamaya ve modellemeye gayret ediyoruz.
Hemen hemen tüm sanayi kollarında talebin yükselmesine bağlı olarak üretimin artması karbon emisyonlar atık oluşumu, enerji ve su tüketiminin artması ve buna bağlı olarak da çok sayıda farklı deformansyonun ortaya çıkmasına neden oluyor. Burada üzerinde durulması gereken ve dikkatle incelenmesi gereken konu bu yoğun üretim karşısında sanayi kuruluşlarının çevresel etkilerini azaltmak için neler yapması gerektiği.
Merkezde sadece kendi şirket ve markanız için mi çalışılıyor? Yoksa sektörel olarak farklı firmalara da destek sunacak mısınız?
LCTO – Limak Cement Central Technical Organisation’da üretilen tüm projelerin sonunda ticarileşme, marka ve patent konuları modelleniyor ve tüm hedefler bu yönde tayin ediliyor. Dolayısıyla öncelikli olarak kendi şirketimiz için ürettiğimiz projeler ve buradaki çıktılar, aslında uzun vadede yaratacakları farkındalıklar ile sektörün geneline de rol model oluşturacak hizmetler olarak öne çıkıyor. Bu bağlamda sadece kendimiz için değil, Türk çimento sanayisi için de önemli adımlar attığımızı ve çalışmalar yaptığımızı rahatlıkla söyleyebiliriz.
Ar-Ge Merkezi’nin çalışmalarının Limak Çimento’ya nasıl etki edeceğini düşünüyorsunuz?
Böyle bir oluşumla çalışmanın, başta grubumuzun yönetici kademesi ve tüm çalışanlarında Ar-Ge ve inovasyon farkındalığı oluşmasını sağladığını düşünüyoruz. Buradaki görüş ve fikirler arttıkça zamanla kurumsal bir Ar-Ge ekosistemine sahip olmaya başlıyorsunuz. Bu durumda sizi aslında sahip olduğunuz kalıplarınızın ötesinde düşünmeye, yaratıcılığınızı artırmaya ve hemen her şeye daha sorgulayıcı gözle bakmaya sevk ediyor. Aynı zamanda tüm çalışanlar arasında iş birliği ve ekip çalışması da ilgili süreç içerisinde artmaya başlıyor. Müşterilerin değerini bilme ve buna göre hareket etme konusunda da ciddi atılımlar yapıyorsunuz. Ek olarak bu durumun getirdiği birçok farklı avantajın yanında şirketinizin prestiji ve itibarı da zamanla artıyor. Bünyenizde çalışan herkes teknolojik gelişmeleri daha yakından takip etmeye başlıyor ve zamanla iş birliklerinin sayısında da artışlar yaşanıyor. Üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, kamu kurum ve kuruluşları olan iş birliklerinin sayısı artmaya ve burada daha verimli birliktelikler kurulmaya başlanıyor. Bu iş birlikleri sektördeki görünürlüğünüzü artırırken hem gündemi hem de sektörel ihtiyaçları daha iyi analiz etmeye, hızlı ve yerinde aksiyonlar alarak sektörünüzde liderliğe doğru yürüyorsunuz. İnovatif bir bakış açısına sahip olduğunuzda yeni mezun gençlere yönelik etkileşim ve iletişiminiz de artıyor. Bugün iş dünyasında Z kuşağı ile iletişim çok önemli bir argüman olarak öne çıkıyor. Bu bakış açısıyla Z kuşağı ile olan iletişimimizi de kuvvetlendirdiğimizi söyleyebiliriz.
Tüm çalışmalarımızda karbon yakalama ve sıfır atık yaklaşımı ile 2053 net sıfır karbon hedeflerimiz doğrultusunda emisyonları azaltmak için gerekli olan çalışmaları yapıyoruz.
Çimento sektöründe yeşil ve çevre dostu üretim ile sürdürülebilirlik en önemli gündem maddeleri arasında. Sıfır Karbon da dahil olmak üzere sektörün geleceğindeki bu değişimlerde Ar-Ge nasıl bir rol oynayacak?
Hemen hemen tüm sanayi kollarında talebin yükselmesine bağlı olarak üretimin artması karbon emisyonlar atık oluşumu, enerji ve su tüketiminin artması ve buna bağlı olarak da çok sayıda farklı deformasyonun ortaya çıkmasına neden oluyor. Burada üzerinde durulması gereken ve dikkatle incelenmesi gereken konu, bu yoğun üretim karşısında sanayi kuruluşlarının çevresel etkilerini azaltmak için neler yapması gerektiği. LCTO Ar-Ge Merkezimiz yaptığı tüm çalışmalarda bu noktayı odağına koyuyor. Tüm çalışmalarımızda karbon yakalama ve sıfır atık yaklaşımı ile 2053 net sıfır karbon hedeflerimiz doğrultusunda emisyonları azaltmak için gerekli olan çalışmaları yapıyoruz. Bugün geldiğimiz nokta itibariyle sürdürülebilir ve temiz üretim teknolojileri, klinker kullanım oranının azaltılması ve alternatif yakıt kullanımları ile eşdeğer karbon salınımlarının azaltılması için ortaya sürülen “Sanayide Yeşil Dönüşüm” hedefleri ancak Ar-Ge Merkezi stratejileri ile mümkün olabiliyor. Biz de tüm çalışmalarımızı bu doğrultuda biçimlendiriyoruz.
Önümüzdeki dönem için genel çalışmalarınız ve stratejiniz nasıl olacak?
LCTO Ar-Ge Merkezi olarak stratejilerimizi kısa, orta ve uzun vadeli olacak şekilde planladık Sürdürülebilirlik stratejisinde önemli bir yeri olan Ar-Ge ve İnovasyon çalışmalarımız ile çevreci ürünlerin sektöre kazandırılması, alternatif yakıt ve hammadde kullanımlarının araştırılması ve bu çalışma sonuçlarının endüstriyel olarak kullanımları ile karbon ayak izi düşük çimentoların ve beton elemanlarının üretilmesi, İYA (İnşaat Yıkıntı Atıkları) odak konularımız arasında yer alıyor.
Enerji yoğun bir sektör olan çimento sektörü, endüstriyel simbiyoz (yani bir sektörün atığının, başka bir sektöre geri kazandırılması) çalışmaları ile döngüsel ekonomiye sağlanan altyapının en güçlü adreslerinden biri. Bu özelliği ile de birçok yenilikçi konu başlığına sahip. Biz de Limak Çimento olarak uzun vade stratejilerimiz içerisine yapay zeka ve dijitalleşme, otonom sistemler, VR, sanal gerçeklik uygulamaları gibi konuları aldık ve bu yolda çalışmalarımıza ağırlık veriyoruz.
CemenTürk Dergisi
CemenTürk, 2008 yılından itibaren iki ayda bir yayınlanan hazır beton ve çimento sektörüne ait bir sektör dergisidir. AjansGN’nin öncü, yenilikçi ve istikrarlı kimliğiyle sektörel yayıncılığa önemli bir ivme kazandıran CemenTürk, sektörün ortak sesi olmaya devam etmektedir.
Benzer İçerikler
Yorum Yap