Enerji ve hammadde kullanımı yoğun bir sektörde yer almamız nedeniyle, fosil yakıtların ve doğal hammaddelerin alternatifleriyle ikame edilmesi öncelik verdiğimiz konuların başında gelmektedir.

Nevra ÖZATAY
Genel Müdür
Çimsa
Çimento sektörü sürdürülebilirlik konusunda enerji yoğun bir sektör olarak, özellikle son yıllarda çevreye duyarlılığın artmasıyla bu konudaki çalışmalar hız kazanmıştır.
Çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlamak konusunda çimento şirketlerine pek çok sorumluluk düşmektedir. Yapı malzemelerinin geliştirilmesi ile kalite ve işlevselliğinin doğru oranda artması için Ar-Ge faaliyetleri bu alanda büyük önem taşımaktadır. Çimento ve çimento esaslı ürünlerin çevre dostu olmaları için sektördeki şirketlerin Ar-Ge merkezleri sürekli inovatif ve sürdürülebilir ürünler arayışındadır. Alternatif yakıt kullanımı diğer sektörlerin atık yönetimi sürecine destek olmakla birlikte, atıklardan doğan çevresel etkilerin minimuma indirilmesine ve CO2 emisyonlarının azaltılmasına katkı sağlamaktadır.
Avrupa’da birinci, dünyada ise ilk 5 çimento üreticisi arasında yer alan Türk çimento sektörü ekonomik, sosyal ve çevresel koşulları gözeterek ve teknolojik imkanları kullanarak, sürdürülebilirliğe katkı sağlamayı hedeflemektedir. İstihdam olanakları, yurt içi hasılatı ve ihracat gelirleriyle ülke ekonomisine önemli katkı sağlayan çimento sektörü birincil yakıt ve ham madde ihtiyacını, kabul kriterlerine uygun alternatif yakıt ve alternatif hammadde ile karşılamaktadır. 2008 yılında sektörde alternatif yakıt kullanımı 88 bin ton iken; 2015 yılında %567 artışla 587 bin tona ulaşmıştır. Buna rağmen Türkiye çimento sektöründe alternatif yakıttan enerji elde etmede henüz istenilen düzeye ulaşmış değildir. Avrupa’da alternatif yakıttan elde edilen enerji oranı %30 oranındayken; Türkiye’de %3,5 olmuştur.
Çimsa, sürdürülebilir gelecek için değer yaratan, lider bir çimento ve yapı malzemeleri şirketi olma hedefiyle hareket etmektedir. Kaynakların her geçen gün daha da azalmaya başladığı ve pahalılaştığı bir ortamda çevresel kaynakları korumadan, sürdürülebilir bir ekonomik kalkınma yaratılamayacağına inanıyoruz. Şirketimizi geleceğe taşıyacak yol haritamızda; kaynakları verimli kullanmak, atıkları enerji ve hammadde olarak geri kazanmak, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmak gibi başlıklar ön plana çıkmaktadır.
Şirketimizde 2016 yılında Sürdürülebilirlik, Çevre, İş Sağlığı ve Güvenliği konularında 11 milyon Türk Lirası yatırım gerçekleştirilmiştir. Çimsa olarak, ülke ekonomisi için yarattığımız doğrudan katma değerin yanı sıra, izlediğimiz enerji verimliliği politikası ve alternatif yakıtlardan enerji üretme yoluyla gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerle, Türkiye ekonomisine katkıda bulunmaktayız. Enerji ve hammadde kullanımı yoğun bir sektörde yer almamız nedeniyle, fosil yakıtların ve doğal hammaddelerin alternatifleriyle ikame edilmesi öncelik verdiğimiz konuların başında gelmektedir. Enerjinin gerek yüksek maliyeti gerekse emisyonlara yaptığı yüksek katkının bilincinde olarak, tüm fabrikalarımızın üretim süreçlerinde enerji tüketim noktaları düzenli olarak denetlenerek, süreçler optimize edilmektedir.
Çevreye ve topluma olan sorumluluğun bilinciyle öncelikle Çimsa çimento fabrikalarının bulunduğu bölgelerdeki endüstriyel atıkların bertaraf edilmesi için çözümler oluşturulmaktadır.
Avrupanın birçok ülkesinde uygulandığı üzere, Belediye Katı Atık Sahaları üzerinde kurulabilecek Mekanik ve Biyolojik Ön İşlem Tesislerinde belediye katı atıklarından üretilecek evsel ATY’nin birlikte yakılması için fabrikalarımızın bulunduğu bazı Büyükşehir Belediyeleri ile görüşmeler yapılması planlanmaktadır.
Çimsa Eskişehir Fabrikası, alternatif yakıt kullanım oranı ile çimento sektörüne öncülük etmektedir. 2016 yılında Fabrika’nın 2. Döner Fırını’nda 18,2 futbol sahası hacminde, 58.503 ton alternatif yakıt birlikte kullanılarak, ısıl enerjinin %33’lük bölümü alternatif yakıtlardan karşılanmıştır. Aynı yıl Türkiye çimento sektörünün ikincil yakıt kullanım ortalaması %3,7 olurken; Çimsa sektördeki öncü konumunu güçlendirmiştir.
Şirketimizin çimento operasyonlarında kullanılan toplam enerji miktarı 2016 itibariyle 21.626 TJ olarak kaydedilirken; bu tüketimin 2.302 TJ’lük kısmı elektrik enerjisi; 983 TJ’lük kısmı ise alternatif yakıtlardan elde edilen enerjiyle gerçekleştirilmiştir.
Gerek ülkemize gerekse Türkiye çimento sektörüne yol gösteren temel ilkenin çevresel, ekonomik ve sosyal anlamda sürdürülebilirlik olduğu bilinciyle, Çimsa olarak üzerimize düşen sorumlulukların bilincinde hareket ediyor; özellikle çevre konusunda izlediğimiz proaktif yaklaşımla sürdürülebilir bir gelecek için değer yaratıyoruz.