Martin Engineering Organ Bağışı Kampanyası başlattı

Toplum ve bireylerinin gelişmesi için mükemmeli hedefleyen Martin anlayışı yine iddialı bir projenin fitilini ateşledi. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, Ümraniye İlçe Sağlık Müdürlüğü, Kuzey Marmara Organ ve Doku Nakli Koordinasyon Merkezi ve İmes Sanayi Sitesi Yönetimi’nin desteği ile Organ Bağışı Kampanyası’nın startını verdi.

Martin Engineering sosyal sorumluluk projelerine ara vermeden devam ediyor. Geçtiğimiz aylarda Martin çalışanları İstanbul Yarı Maratonu’nda koşarak ve bağışta bulunarak gençlerin daha iyi koşullarda eğitim görmelerine, özgüvenlerini etkileyecek sosyal ve kültürel faaliyetlere katılmalarına ve geleceğe umutla bakmalarına destek olmuştu. Şirket şimdi de yeni bir organ bağışı kampanyası başlattı.
Basın kuruluşlarının da yakın ilgi gösterdiği Organ Bağışı Kampanyası’nın tüm organize sanayi bölgelerinde de hayata geçirilmesi konusunda mutabakata varıldı. Böylece Martin Engineering öncülüğünde başlatılan bu proje ile organ nakli bekleyen 27.000 kişi umutlarını tazalemiş oldu.
Yeni başlattıkları kampanya hakkında açıklamalarda bulunan Martin Engineering Genel Müdürü İlker Tan, organ bağışı konusunda istenilen seviyede olunmadığının altını çizdi: “Organ Bağışı ne yazık ki Türkiye de ve dünyada henüz istenilen ilgiyi göremiyor. Bunun nedeni kimi zaman yeterli bilgiye sahip olmamaktan, kimi zaman korkulardan ve bazen de inanç kaynaklı olabiliyor. Bizim amacımız bağışçı sağlamaktan çok bilinçlendirme ve farkındalık yaratmak oldu. Hassas bir konu organ bağışı. İnsanın kendi vicdanı ve inanışları arasında. Martin Türkiye olarak bu konuda farkındalık yaratmak üzere çaba sarfediyoruz. İlk kıvılcımı oluşturduk. Martin Engineering’in her üç çalışanından birisinin tüm organlarını bağışlamış olmasından dolayı mutluluğumu belirtmek isterim. Kampanyaların diğer organize sanayi bölgelerinde de devam edecek olması bizleri ayrıca sevindiriyor.
Hassasiyetimiz yaşama dair her noktada, yapılabilecek olanın en iyisini yapabilmek. Bu bizim şirket kültürümüzün bir parçası. Örneğin her yıl tekrarladığımız temiz çevre projemizde bu felsefe ile yola çıkarak başlamıştı. Bu projede amacımız temiz çevre için yapılması gerekenin çevreyi temizlemek değil, aslında kirletmeyerek temiz bir çevreye sahip olmanın mümkün olduğu bilincini yaratabilmek. Şimdi temiz çevre hareketi sürdürülebilir olması hedefi ile her iki ayda bir tekrarlanan bir proje haline geldi. Giderek çoğalan gönüllü katılımcı sayısı ile içinde bulunduğumuz çevrenin modern dünya ve insanına yakışır ve daha yaşanılır bir yer olması için başlattığımız bir proje. Bir kartopu gibi gün geçtikçe büyümeye devam edecek. Buna inanıyoruz.”