Öncelikle röportajımıza sizi tanıyarak başlayabilir miyiz?
Kimya mühendisliği dalında lisans ve lisans üstü eğitimimi Boğaziçi Üniversitesi’nde yaptım. İlk iş deneyimim PETKİM Aliağa tesislerinde 2.5 yıllık proje mühendisliği yapmak oldu. Daha sonra 1985 yılından 2007 yılına kadar tüm deneyimlerim yerli veya yabancı kimyasal üretim tesislerinde üst düzey yöneticilik yapmak şeklinde oldu. Bunun ilk 10 yılı Türkiye’ye Sika firmasını da kazandıran Deteks Kimya’daki yöneticilik deneyimimdir. Profesyonel yaşantımı sonlandırmaya karar verdikten sonra kimya sektöründeki deneyimimi daha iyi değerlendirmek için muhtelif sektörlere hammadde ve yarı mamul sağlayabilmek adına ARSAN Kimya Makine ve Dış Ticaret Ltd. şirketini kurdum. Yapı kimyasalları sektörüne bu konuda ciddi katkılarımız oldu. Arsan’ın başarısı bizi nihai ürünler üretme konusunda cesaretlendirdi ve 2011 yılında Yapıchem Kimya San. A.Ş firmasını kurduk. Kurulduktan 6 ay sonra da İstanbul Tuzla’daki mevcut fabrikamıza ilaveten Antep’te ikinci fabrikamızı kurduk. Yapıchem daha çok genç bir firma olmasına rağmen sektörde önemli firmaların arasında yerini almıştır.
Yapıchem‘in kuruluşundan bugüne dek geçirdiği aşamaları göz önünde bulundurursak şuanki konumunu değerlendirir misiniz?
Yapıchem sadece standart katkı firmalarının yaptığı gibi kat karıştırdan ibaret basit karıştırma kazanları kullanmamakta, bunun yanı sıra tesislerinde yarı mamul ve hammadde ürettiği bir çok reaktör bulundurmaktadır. Şu anda iki üretim tesisinde tek vardiyada toplam 200.000 ton üretim kapasitesine sahiptir. Toplam personel sayımız 50 civarındadır. Ancak personel sayısından daha ziyade çalıştırılan personel kalitesi çok önemlidir. Yapıchem personelinin %20’sine yakını Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden mezun elemanlardır. Türkiye’de ve yurt dışında 10’a yakın ülkede Yapıchem markası güvenilir bir marka olarak yerini almış ve her ciddi firmanın ihalelere çağırdığı önemli bir oyuncu olmuştur. Özetle Yapıchem local bir firma olmayıp ulusal ve uluslararası bir firma olma yolunda çok ciddi mesafeler kat etmiştir. Beton Katkı Kimyasalları satışı konusunda Türkiye’de ilk 5 firma arasında olduğumuzu düşünüyoruz.
Ürünleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz ?
Yapıchem ilk olarak Beton Kimyasal Katkıları üreterek ve bunları Hazır Beton Santrallerine satışını yaparak sektöre girmiştir. Kuruluşundan iki yıl sonra daha ciddi knowhow gerektiren ve beton katkılarına göre daha ciddi rekabet gerektiren Çimento Kimyasal Katkıları konusuna da girmiş ve bu konuda da çok ciddi çimento firmalarına ürün vermeye başlamıştır.
Son olarak Yapıfine başlığı altında seramik yapıştırıcıları, yer kaplamaları, su sızdırmazlık ürünleri gibi daha niş ürünlere de girerek Yapı Kimyasalları konusunda neredeyse tüm ürün paletini tamamlamıştır.
Bunun yanı sıra Yapıchem, dış ticaret firması olan Arsan aracılığı ile sadece nihai ürün satmayıp, bazı ülkelerdeki beton katkı üreticilerine beton katkı kimyasallarında kullanılacak yarı mamulleri (kendi ürettiğimiz) ihraç etmektedir.
Yapıchem için ArGe ve İnovasyon’un önemi nedir ?
Yapıchem tamamen yerli sermayeli milli bir firma olarak Türkiye’nin mevcut kaynaklarını kullanarak daha ekonomik ama daha fonksiyonel kimyasallar geliştirerek bir taraftan müşterilerine iyi hizmet verirken diğer yandan Türkiye’ye döviz kazandırmayı hedeflemiştir. Bu nedenle kuruluşundan beri ARGE ve ÜRGE konularına çok önem vermiştir. Sektörün en önemli hammaddesi olan yeni nesil beton katkılarının olmazsa olmaz ürünü olan PCE (Polikarboksilatlar) adlı kimyasalları ithal etmek yerine Türkiye’de ilk üreten firmalardan biri olduk. Buradaki en önemli farkımız diğer üreticiler gibi teknoloji veya knowhow satın alarak değil ama tamamen kendi ARGE gücümüzle bu ürünleri geliştirdik. Bu anlamda sadece Yapıchem tarafından üretilen birkaç yarı mamul ürün de geliştirdik. Yeni geliştirdiğimiz 5 adet ürünle ilgili TÜBİTAK’tan destek almış bulunuyoruz. Bunun yanı sıra KOSGEB ve üniversiteler ile ortak çalıştığımız projelerimiz de mevcuttur.
Yurtiçi ve yurtdışı satış noktalarınızdan bahseder misiniz?
Yurtiçinde tüm bölgelerde varız. Yurtdışında ise Orta Doğu ülkeleri, Karadeniz ülkeleri, Balkanlar, Kuzey Afrika bölgelerinde değişik ülkelere direkt veya o ülkelerdeki bayilerimiz aracılığı ile ihracat yapmaktayız. İhraç ettiğimiz ülke sayısı şu anda 10 adede yaklaşmıştır. İhracata ciddi önem veren firmamız bu sayıyı daha da artıracaktır. İhracatın ciromuzdaki payı %10 iken bunu minimum %25’e çıkarmayı hedefliyoruz.
Çevre, İş Sağlığı ve Güvenliği konularındaki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Yapıchem yönetimi büyük ve kurumsal kimya sanayi deneyimine haizdir. O nedenle kuruluşumuzun ilk gününden beri çevre politikalarına gerekli hassasiyetleri göstermiş olup, ilgili 14001 standardına da haiz bir firmadır. İş sağlığı ve güvenliği konusuna da çevre konularındaki aynı hassasiyeti gösteriyoruz. Bugüne kadar iş yerimizde en ufak bir iş kazası olmadığı gibi çalışanlarımızın sağlık kontrolünü düzenli olarak yaptırmaktayız.
Kısa vade de yurtiçi ve yurtdışı inşaat sektöründe nasıl bir gelişme bekliyorsunuz?
Türkiye gerek nüfus artışı gerekse coğrafi konumu nedeniyle dünyanın sayılı büyüklükteki inşaat sektörüne haizdir. Bunlara devletin alt yapı yatırımları da eklenirse, yapı kimyasalları sektörü olarak önü açık bir sektördür. Bunların yanı sıra çevre ülkelerdeki ihtiyaçlar da göz önüne alınırsa, Türk sanayicilerinin teknik gücü bu bölgelerde de bizleri çok avantajlı bir noktaya getirmektedir. Türkiye’nin bu konuda en önemli dezavantajı sektörün ihtiyacı olan temel kimyasalların ithal ediliyor olmasıdır. Bu kadar önemli bir sektörde neredeyse tüm ana kimyasalları ithal etmek durumunda kalan bir sektör durumundadır.
Gelecek heflerinizle ilgili neler söylemek istersiniz?
Yapıchem’in ana hedefi ithal hammaddeye bağlı kalmamak ve mümkün olduğunca bu ürünleri üretmektir. Bundan sonraki yatırımlarımız da bu çerçevede olacaktır. Bunun yanı sıra Yapıchem’e bazı ülkelerden kendi ülkelerinde Yapıchem markası ile üretim yapmak için Joint Venture talepleri gelmektedir. Bu konular yönetimimiz tarafından değerlendirilmektedir.

Paylaş

CemenTürk, 2008 yılından itibaren iki ayda bir yayınlanan hazır beton ve çimento sektörüne ait bir sektör dergisidir. AjansGN’nin öncü, yenilikçi ve istikrarlı kimliğiyle sektörel yayıncılığa önemli bir ivme kazandıran CemenTürk, sektörün ortak sesi olmaya devam etmektedir.

Yorum Yap

© 2022 CemenTürk Dergisi - Tüm Hakları Saklıdır.

HAKKIMIZDA

CemenTürk, 2008 yılından itibaren iki ayda bir yayınlanan hazır beton ve çimento sektörüne ait bir sektör dergisidir. AjansGN’nin öncü, yenilikçi ve istikrarlı kimliğiyle sektörel yayıncılığa önemli bir ivme kazandıran CemenTürk, sektörün ortak sesi olmaya devam etmektedir.

Exit mobile version