Emre ÖZKURT 
Sales Executive (Refractory Eng.)
Kümaş Refrakter
Eğer çimento fabrikalarında alternatif atıklar yakıt olarak kullanılmasaydı nasıl bir senaryo ile karşılaşırdık:
1. Evlerden toplanan ve sanayiden gelen lastik, plastik, kâğıt ve diğer evsel atıklar ile yağlar, solventler, tekstil atıkları, petrol türevi atıklar vb. yerel idarelerin belirlediği depolama alanlarında ayrılarak toplanacaktı, bunlar için toplama merkezleri oluşturulması gerekecekti.
2. Bu toplama merkezlerinden atık cinslerine uygun olarak taşıma araçları ile atık bertaraf tesislerine sevk edilecekti.
3. Atık bertaraf tesislerinin sayısı sınırlı olduğundan, yerel kaynaklara göre atıklar uzun taşıma ağı ile yetkili makamlarca denetlenerek toplanacaktı.
4. Atık bertaraf tesislerinin kapasitesleri sınırlı olduğundan bu atıklar toplama merkezlerinde uzun süre bekletilmek zorunda kalacaktı ve büyük çevresel riskler oluşacaktı. Çevresel felaketleri önleyebilmek için yatırım gerekecekti.
5. Atık bertaraf tesislerinin bir kısmı bu atıkların ısısından faydalanmak için enerji üretim tesisleri kuracaktı. Bu nedenle ayrıca yatırım gerekecekti. Üretilen enerjinin yerel dağıtımı ve ana sisteme entegresi ayrıca bir yatırım gerektirecekti.
6. Atık bertafaf tesislerinden çıkan tehlikeli gazların ve küllerin doğaya zararsız hale getirilmesi için yatırım yapılarak arıtma üniteleri kurulacaktı. Çıkan katı atıklar için düzenli depolma alanları adı altında kül dağları oluşturulacaktı. Bu küller tekrar değerlendirilmek üzere belki de çimento fabrikalarına gönderilecekti.
7. Bu sırada çimento fabrikaları da fosil yakıtla üretim yaptığından doğaya CO2 salacak, diğer taraftan bertaraf tesisi de doğaya CO2 salmış olcaktı.
8. Lokal depolama alanlarından, bertarafa kadar geçen sürecin maliyet değeri kadar atığın bertaraf ücreti, sanayi kuruluşlarına ve yerel yönetimlere fazladan gider oluşturacak, bu işlem periyodik olarak zorunlu hale gelecekti. Böylece sanayinin ürün maliyetleri artarken, halktan alınan vergilere bile, atık bertaraf ücretleri yansıyacaktı.
Öncelikle çimento fabrikalarında alternatif atıkların fosil yakıtlar yerine kullanımı ile CO2 salınımı azalmaktatır. Yakıt maliyeti, bir çimento fabrikasının % 50-55 i kadardır. Kalori bazında bunun bir kısmı alternatif atıklarla sağlanmaktadır.
Diğer taraftan, atık bertaraf tesislerinin büyük yatırımlar ile ikame ettiği gaz ve toz arıtma işlemi döner fırın sisteminde kendiliğinden sağlanmaktadır. Çimento fabrikası bacalarından kükürt oksitlerin salınımı olmaz. Çünkü toz hammadde içine absorbe olan kükürt, çimento hammadesi olan klinker ile sistemi terk eder.
Klor haricinde diğer tehlikeli gazların büyük kısmı klinkere bağlanır. Klor için bypass sistemleri kurularak sistemde tutmak ve geri kazanmak mümkündür. Buna ağır metaller de dahildir. Tehlikeli gazlar her ne kadar üretim sisteminde bazı problemler oluştursa da çimento mühendisliğinin yaratıcı zekası ile kimyasal dengeler oluşturularak ürüne dahil edilir.
Bertaraf tesisinde büyük yığınlar oluşturan küller ise yapısı itibarı ile zaten çimento fabrikasının ürünü ile benzeşir. Bu nedenle klinker üretimine artı değer sağlar. Oysa ki bu tozlar için bertaraf tesisinde ek arıtma sistemleri büyük yatırım gerektirmektedir.
Kısaca çimento fabrikalarının alternatif yakıtları kullanması ile sosyo-ekonomik ve çevresel boyutta faydası olmakla birlikte, tabiat, üretime paydaş olarak dahil edilmektedir.

Paylaş

CemenTürk, 2008 yılından itibaren iki ayda bir yayınlanan hazır beton ve çimento sektörüne ait bir sektör dergisidir. AjansGN’nin öncü, yenilikçi ve istikrarlı kimliğiyle sektörel yayıncılığa önemli bir ivme kazandıran CemenTürk, sektörün ortak sesi olmaya devam etmektedir.

Yorum Yap

© 2022 CemenTürk Dergisi - Tüm Hakları Saklıdır.

HAKKIMIZDA

CemenTürk, 2008 yılından itibaren iki ayda bir yayınlanan hazır beton ve çimento sektörüne ait bir sektör dergisidir. AjansGN’nin öncü, yenilikçi ve istikrarlı kimliğiyle sektörel yayıncılığa önemli bir ivme kazandıran CemenTürk, sektörün ortak sesi olmaya devam etmektedir.

Exit mobile version