Gezegenimizin sanayi devriminden bu yana devam eden sera gazı ile mücadelesinde, sorumlu bir endüstriyel üretici olarak alternatif yakıt teknolojilerinin üretim aşamalarına dâhil edilmesi konusunu önemsiyor ve buna yönelik AR-GE çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Yalçın ALPBAZ 
Genel Müdür
Türkiye Çimento & Hazırbeton
Çimentaş
Genel tanımıyla alternatif yakıtlar çimento endüstrisinde on yılı aşkın süredir ek yakıt olarak kullanılmaktadır. Ek yakıtların üretim sürecinde kullanılmasının en önemli etkisi, üretimde ihtiyaç duyulan fosil yakıtların ikamesi suretiyle hem daha çevreci bir üretim sürecini desteklemesi ve hem de büyük oranda yurtdışından sağlanan kaynaklara bağımlı olan enerji ihtiyacını azaltarak ülke ekonomisine pozitif yönde etki etmesidir.
Atıkların alternatif hammadde olarak kullanılması söz konusu olduğunda ise, bu durum depolama alanlarının daha az kullanılmasına ve çimento üretimi için doğal kaynaklardan karşılanan hammadde miktarını azaltmamıza imkân vermektedir. Öyle ki hammadde ocaklarından sağlanan kalker, kil, demir cevheri gibi komponentler, alternatif hammadde olarak kullanılması mümkün olan atıklar tarafından ikame edilebilmektedir.
Çimento endüstrisinde kullanılan atık miktarları ve bunu operasyona dâhil etmek adına yapılması planlanan yatırımlar, yakıt formuna dönüştürülen atıkların temin edilebildiği kaynaklara olan mesafeler ile doğrudan ilişkilidir. Bu nedenle sanayinin nispeten daha düşük olduğu Doğu bölgelerinde alternatif yakıt kullanım miktarları da düşüş göstermektedir. Ancak, Batı bölgelerinde bu oranların Doğuya kıyasla çok daha yüksek seyrettiğini görebiliyoruz. Örneğin, Edirne fabrikamızda 2015 yılındaki yakıt ısıl gücümüzün %24,1’i, 2016 yılında da %24,5’i atıklardan karşılanmıştır. Yapılan enerji geri kazanımı sayesinde iki yılda 60 bin tondan fazla kömürün ithal edilmesinin de önüne geçilebilmiştir.
Endüstride yıllar içerisinde artış gösteren ek yakıt kullanım miktarları gelişmiş besleme sistemlerinin kurulması ile ilgili yatırımları da beraberinde getirmiştir. Özellikle büyük miktarlarda atık kullanan tesislerde otomatik besleme sistemlerinin varoluşu, yapılan beslemenin sürdürülebilir ve homojen olmasını sağlamanın yanı sıra, İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili riskleri de azaltmaktadır. Ek yakıtların kullanılmasına yönelik Grup fabrikalarımızdan İzmir ve Edirne tesislerimizde son yıllarda yapılan yatırımlar toplamı 50 Milyon TL’ye yaklaşmıştır. Ve bu yatırımın dörtte üçü Edirne ve dörtte biri ise İzmir fabrikalarımız için harcanmıştır. Üretim süreçlerimizde çevresel ve sosyal sorumluluğumuzun bir parçası olarak da gördüğümüz atık kullanımı ile ilgili tesislerimizin bulunduğu bölgelerden alacağımız talepler ve atık kullanım miktarlarının artırılması hedefi ile bu konuda yapacağımız yatırımlara gelecekte de devam etmeyi planlıyoruz.
Gezegenimizin sanayi devriminden bu yana devam eden sera gazı ile mücadelesinde, sorumlu bir endüstriyel üretici olarak alternatif yakıt teknolojilerinin üretim aşamalarına dâhil edilmesi konusunu önemsiyor ve buna yönelik AR-GE çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu gazların kontrolsüz artışı neticesinde ortaya çıkan iklim değişiklikleri ve bunun yarattığı olumsuz sonuçlar, endüstriyel üretim faaliyetinde bulunan tüm şirketlerin giderek artan yatırım ve çabalarıyla dengelenmeye çalışılmaktadır ve Grubumuz da bu konudaki yatırım ve çabalarıyla buna katkı sağlamaya devam etmektedir.