İnsanlar ticaretin ve ekonominin temel unsuru olarak paraları kullanmaya başlayalı çok uzun süre oldu. Takas ve alışverişin temel değişim aracı olan paralar, sikkeler, banknotlar çok uzun süredir dünyada kullanılıyor. Coğrafyaya ve yerel birçok farklı unsura göre farklılık gösterse de para her zaman, her yerde var olmayı sürdürecek gibi. Ancak teknoloji her alanı olduğu gibi paraları da değiştirip evrimleştirmeye devam ediyor. Teknolojinin her alanda ivme kazanması ve yaygınlaşan internet kullanımı geleneksel ticaret kavramında değişikliklere neden olarak hayatımıza yeni uygulamalar soktu. Bu uygulamaların en güncellerinden biri de ticareti ve ekonomik sistemleri baştan aşağı değiştireceği düşünülen kripto paralar.
Para, tarihi çok eski zamanlara dayanan ve bugün bildiğimiz anlamda hemen her sistemin temelinde yer alarak dünya yöntemi ve toplumsal olaylara yön veren bir öğe. Ancak son dönemde, özellikle son 2 yıla damgasını vuran dijitalleşme ve online sistemler furyası altında artık para da yerinin “dijital” kardeşlerine bırakıyor. Yeni ve alternatif bir değişim, takas ya da değiş-tokuş aracı olarak ortaya çıkan ve “dijital paralar”, bugün özellikle gelişmiş ekonomilerde kağıt paranın yerini alıyor, elektronik olarak saklanabiliyor ve rahatlıkla transfer edilerek ekonomiye farklı bir yön kazandırıyor.
Ekonomik ve ticari hayattaki 3. devrim olarak ifade edilen bu değişim, son 20-30 yılda teknolojinin baş döndürücü şekilde gelişmesiyle birlikte paranın da sanallaşması ile başladı. İlk dijital para fikri 1980’lerin sonunda Hollanda’da ortaya atılmıştı. O dönemde sıkça yaşanan benzin istasyonu ve kamyoncu soygunlarına karşı akıllı kartlar geliştirme ve parayı bu kartlara yükleyerek yakıtı bununla alma üzerine kurgulanan sistem zamanla bugün bildiğimiz anlamdaki POS makinalarına dönüştü. İlk e-para uygulamaları ise 1990’lı yıllarda farklı Avrupa ve Asya ülkelerinde görülmeye başlandı. Elektronik cüzdan formunda ve kart tabanlı olan bu ürünler arasında Proton (Belçika), Geldkarte

(Almanya), Chipnick (Hollanda), Mondex (İngiltere), Moneo (Fransa), Octopus (Hong Kong), Suica (Japonya) ve EZ-link (Singapur) başı çekiyordu. Altından kağıt paraya ve oradan da dijital altyapılı paraya geçilmesi, bilgi ve iletişim teknolojilerinde meydana gelen hızlı değişim sonunda hızla dünyaya yayılıyordu.
Dijital paraların her geçen gün gelişen teknolojisi ve özellikle güvenlik anlamında atılan adımlar, zamanla hem ülkelerin kamusal kurumlarının hem de özel şirketlerin bu alana olan bakış açısını değiştirdi ve deyim yerindeyse iştahını kabarttı. Belki de kamusal alanda dijital paralarla ilgili ilk söylemin sahibi Avrupa Merkez Bankası’nın Başkanı Christine Lagarde oldu. Lagarde, başkan sıfatıyla çıktığı ilk konuşmada bankanın özel görev komitesini dijital paralara yönlendirme planları olduğunu belirtmiş ve Avrupa Merkez Bankası’nın geleneksel bankacılık sistemleri ve prosedürlerinin önüne geçebilecek yeni teknolojiler kullanılmasında öncü rol oynaması gerektiğini ifade etmişti. Bu zamandan sonra daha da hızlanan dijital paraya geçiş süreci, ülkelerin bu alandaki yatırımları ile daha da hızlandı. Türkiye ise bu alanda son 10 yıldır ciddi yatırımlar yaparak hem işin teorik hem de pratik kısmında kamu ve özel kurumları ile çalışmaya devam ediyor. Resmi olarak devlet bazında attığımız ilk adımın tarihi ise 2019. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk kalkınma planı olan, 2019-2023 dönemini kapsayan ve 23 Temmuz 2019’da Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 11. Kalkınma Planı’nda “Blokzincir Tabanlı Dijital Merkez Bankası Parası” çıkarılması kararı yer alıyor.
Bugün artık blockchain teknolojisindeki hızlı büyüme, güvenlik sistemlerinin geliştirilmesi ve artan talep ve eğilim ile birlikte kripto paralar günlük hayatımızın temel bir parçası haline geliyor. Henüz emekleme aşamasında olan ve kullanım alanları oldukça dar olan bu paraların, kısa bir zaman dilimi içerisinde etki sahalarını çok fazla artıracakları konuşuluyor.
Peki kripto para ne anlama geliyor?

Bugün, hemen her gün farklı medya kanallarında haberleştirilen ve gündemi meşgul eden bir konu olan kripto paralar, dijitalleşen yaşamlarımızı vazgeçilmez bir parçası olmaya başladı. Kripto kelime anlamıyla şifre anlamına gelen bir terim. Kriptoloji ise şifreleme bilimi demek ve Kripto para birimi ‘cryptocurrency’, ‘crypto’ ve ‘currency’ kelimelerinden türetilen bir ifade. Kripto paralar, piyasada bulunan ve bildiğimiz paralara nazaran merkezi olmayan sistemler üzerinde üretilirler ve belirli sayılar sahiptirler. Aslında diğer bir ifadeyle hali hazırda kullanılan madeni paralar ve banknotlara karşı tamamen kriptoloji teknolojileri ile üretilmiş dijital varlıklardır. Burada temel amaç, şifreleme sistemlerinin en üst düzeyde kullanılmasını sağlayarak iki taraf arasında paylaşılan bilgilerin başka hiç kimse tarafından görülmemesi, çalınmaması ve kontrol edilmemesini sağlamaktır. Kripto paralara karşı olan bu eğilimin ve talep artışının arkasında yatan temel unsur, son dönemde dünyanın farklı yerlerinde yaşanan ekonomik krizlere bağlı olarak güçlü para birimlerine (Özellikle Euro ve Dolar) karşı olan güven azalması ve insanların alternatif yatırım araçlarına yönlenmesi olarak gösterilebilir. Finans piyasalarında yaşanan çöküşler, krizler ve olumsuz farklı gelişmeler, güçlü para rezervlerine olan bakışı değiştirerek alternatif modellere olan dönüşü hızlandırdı. Burada diğer bir çekici nokta ise bu yeni dijital paralardaki hızlı transfer süreleri, banka hesaplarına gerek duyulmaması ve günlük hayatta gerçek ürün ve hizmetlerin bu paralar ile satın alınabilmesi oldu.
Bugün dünyanın farklı noktalarında çok sayıda kripto para bulunuyor ve her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Bugün sayıları binlerle ifade edilen bu paralar içerisinde ise tıpkı daha önceki finansal enstrümanlar ve sistemler de olduğu gibi güçlü ve zayıf olanları bulunuyor. Ünlü araştırma kurumu Weiss Ratings tarafından 2019 yılında yapılan bir araştırmaya göre bazı kripto paralar, diğerlerine göre daha fazla değer görüyor ve öne çıkıyor. İşte bu paralardan bazıları;
– Bitcoin (BTC)
: 2008 yılında Satoshi Nakamoto rumuzunu taşıyan kişiler ya da bir grup tarafından üretilen bu ilk dijital, kripto para, bugün sahibi ya da herhangi bir merkezi olmayan bir ödeme aracı ve para birimi olarak kabul ediliyor. Değer olarak diğerlerine nazaran çok üst sıralarda yer alan Bitcoin, hiçbir merkezi yere, kuruma ya da şirkete bağlı değil. Dünya üzerinde herkesin kullanımına açık durumda bulunuyor ve güvenlik olarak da herhangi bir kısıtlama olmadan istenilen ağa bağlanabiliyor.
– Ethereum (ETH):
Bitcoin’den sonra ikinci büyük ve önemli kripto para olarak kabul edilen Ethereum, ilk kez Kuzey Amerika Bitcoin Konferansı’nda kurucusu Vitalik Buterin tarafından tanıtıldı. Bu paranın özelliği blokzincir geliştirme platformuna sahip ilk kripto para olması ve nispeten daha düşük ücretlere satın alınabilmesi.
– Ripple (XRP)
: Kripto para dünyasının en hızlısı olarak ün yapan Ripple, 3 saniye kadar süren işle hızıyla dünyanın her yerine para transferi sağlayabilen bir kripto para. Bunun ortaya çıkışı ise SWIFT veya Western Union gibi eski model uluslararası para gönderme sistemlerine rakip olmak için tasarlanması.
– Litecoin (LTC):
Litecoin, eski bir Google çalışanı olan Charlie Lee tarafından tasarlanan ve bu dünyanın gümüşü olarak ifade edilen para birimi. Uzmanlar, Bitcoin’i kripto paraların “altını” kabul ediyorlar ve Litecoin ise “gümüş” olarak kabul ediliyor. Litecoin ayrıca günlük alışverişler için de en iyi kripto para olarak kabul ediliyor.
– Binance Coin (BNB)
: Malta merkezli olan ve en bilinen kripto para borsalarından biri. Bugün dünyanın hacim olarak en büyük kripto borsalarından biri olarak kabul ediliyor. Binance’ın arkasında olduğu Binance Coin son zamanlarda hızlı bir yükseliş gerçekleştirmiş olup bu yükselişin Binance’ın ileride yapacağı atılımlarla daha da hızlanarak devam edeceği tahmin ediliyor.
Hemen her geçen gün aralarına yenileri eklenen ve sayıları çoğalan kripto paralar, giderek daha fazla ülke tarafından da yasal olarak kabul edilip ve kullanımı yaygınlaştırılıyor. Bugün Avrupa Birliği’ne üye ülkelerden ülkelerden sadece dördü olan Almanya, Estonya, İsveç ve Birleşik Krallık kripto paraları yasal olarak kabul ediyor. Kripto para sistemlerini yasa dışı olarak kabul eden ülkeler ise Bangladeş, Bolivya, Ekvator, Kırgızistan, Nepal olarak sıralanıyor.
Teknolojisi fark yaratıyor

Son 15-20 yıldır hayatımızda yer alan kripto paralar aslında adına blockchain denen bir teknolojiye dayanıyor. Bütün işlemlerin bu sistem üzerinde yapıldığı teknoloji, internet üzerinde toplanan tüm bilgi ve verilerin açık bir kayıt defteri olarak ifade edilebilir. Sistemin işleyişinde şifreli verilerin bir zincir halka gibi birbirine bağlanması ve değiştirilemez bloklar haline getirilerek birleştirilmesi yatıyor. Bu zincir üzerine eklenmiş veriler neredeyse değiştirilemeyip silinemiyor. Bunun nedeni bir zincirdeki veride değişiklik yapılabilmesi için söz konusu zincirin en başındaki bloğa kadar gidilmesinin gerekli olması. Teorik olarak mümkün gözükse bile bunu başarmak pratikte imkansıza yakın oluyor. Blockchain bu özelliği sayesinde verilerin depolanması, paylaşılması ve transfer edilmesinde oldukça güvenli bir sistem olarak kabul ediliyor. Bunun yanında yine son dönemde oldukça artan siber saldırılara karşı da dayanıklı olan blockchain, her aşamasında kontrol ediliyor ve korunuyor. Bugün blockchain sistemine gerçekleştirilecek bir siber saldırının başarılı olabilmesi için blokların en az yüzde 51’nin aynı anda değiştirilmesi gerekiyor. Bu da oldukça zor ve hatta neredeyse imkansız olarak kabul ediliyor. Ayrıca şu an itibariyle bunu yapabilecek kapasitede bir bilgisayar da henüz üretilmiş değil.
Blockchain’in diğer önemli bir özelliği de merkezi olmayan bir doğrulama sistemine sahip olması. Bu açıdan dijital dönüşüm kavramının da en etkili olarak görüldüğü yerlerden biri.
Dijital kayıt deposu vazifesi görebilen blockchain gayrimenkul, araç ve değerli varlıkların kanıt ve kaydından doğum, evlilik ve ölüm belgelerinin tutulmasına, seçimlerin gerçekleştirilmesi ve akıllı kontratların yönetilmesinden finansal dokümanların saklanması, işlenmesi ve yönetilmesine kadar çok farklı alanlarda uygulanabilen değerli bir teknoloji.
Kullanım alanları yaygınlaşıyor

Kripto paraların kullanım alanları ise gelişen teknolojisine bağlı olarakher geçen gün yaygınlaşıyor ve artıyor. Alternatif bir para birimi olarak ortaya çıkan bu sistemlerin kullanım alanları katlanarak çoğalıyor. Son yapılan araştırmalara göre bir yandan bu paraların sayıları artarken bir yandan da sektörel olarak yeni kullanım yerleri tanımlanıyor. Kripto para piyasası için önemli platformlardan biri olan CoinMarketCap’te 5.600’den fazla kripto para türü listeleniyor. Bu paraların toplam pazar hacmi ise 2.2 trilyon dolar civarında olduğu tahmin ediliyor.
Bugün bankacılık sisteminde daha sık kullanılan kripto paralar, kamu kurumlarının bu alandaki bakış açısının değişmesi ve özel şirketlerin yatırımları ve kararları ile daha sık ve farklı noktalarda da kullanılmaya başlanıyor. Bu sektörlerin başlıcaları ise şöyle sıralanıyor;
– Seyahat:
Tüm dünyada kripto para kullanımının en hızlı yaygınlaştığı alanlardan biri seyahat sektörü. Özellikle online olarak turizm ve seyahat işin yapan şirketlerin bu paraların kullanımına izin vermesi, uçak bileti, otel rezervasyonu, araba kiralama ve gemi turlarının bu paralarla satın alınabilmesi bu sistemin yaygınlaşmasını hızlandırıyor.
– Emlak:
Konut ve emlak sektörü de kripto paraların en çok kullanılmaya başlandığı alanlardan bir diğeri. Kripto paralarla ödemeyi kabul eden şirketlerin sayısının artması ile buraya yönelik yatırımların da artacağı düşünülüyor.
-Eğitim
: Eğitim de kripto para teknolojisinin potansiyel kullanımının hızla arttığı alanlarından bir diğeri. Son dönemde Kıbrıs, İsviçre, ABD ve Almanya’daki bazı üniversitelerin internet sitelerinde eğitim ücreti olarak kripto paraları kabul etmeleri, bazı online eğitim kuruluşlarının Bitcoin üzerinden ödeme almaları bu alana olan bakış açısını da değiştiriyor.
– Otomotiv:
Araç üreticilerinin yanı sıra satın alım işlemlerinde de kripto paraların kullanılmaya başlanması bu sektörde de çok şeyi değiştiriyor. Özellikle Elon Musk’ın sahibi olduğu Tesla otomobilleri için kripto paraların kabul ediliyor olması ve bunu Lamborghini gibi dev bir markanın izlemesi otomotiv gibi çok geniş bir sektörde de dijital paraların varlığını kuvvetlendiriyor.
– Perakende Satış:
Perakende satış da kripto para teknolojisine ilgi gösteren önemli sektörlerden biridir. Bu konudaki ilk örnek özellikle mobilya alanında hizmet vermekte olan Overstock.com adlı internet sitesinin Bitcoin kabul ederek satış yapmasıyla başlamış olup bu hamlenin ardından aralarında Crate and Barrel, Nordstrom ve Whole Foods gibi büyük perakendecilerin olduğu bir çok perakende satış portalı da kripto para ile alışveriş imkânı sunmaya başlamıştır.
– Oyun Endüstrisi:
Kripto para teknolojisi oyun yayıncıları ve geliştiricileri için yeni olanaklar yaratmıştır. Bazı çevrimiçi oyunlar halihazırda kripto para türleri ile işlem yapmaya başlamış olup bu uygulamanın en güzel örneklerinden bir tanesi bir oyuncu olarak oyun içi paranızı kripto para birimleri de dahil olmak üzere diğer varlıklara çevirmenizi ve daha sonra gerçek para ile değiştirmenizi sağlayan bir oyun olan Büyük ORB Projesidir.
 

Paylaş

CemenTürk, 2008 yılından itibaren iki ayda bir yayınlanan hazır beton ve çimento sektörüne ait bir sektör dergisidir. AjansGN’nin öncü, yenilikçi ve istikrarlı kimliğiyle sektörel yayıncılığa önemli bir ivme kazandıran CemenTürk, sektörün ortak sesi olmaya devam etmektedir.

Yorum Yap

© 2022 CemenTürk Dergisi - Tüm Hakları Saklıdır.

HAKKIMIZDA

CemenTürk, 2008 yılından itibaren iki ayda bir yayınlanan hazır beton ve çimento sektörüne ait bir sektör dergisidir. AjansGN’nin öncü, yenilikçi ve istikrarlı kimliğiyle sektörel yayıncılığa önemli bir ivme kazandıran CemenTürk, sektörün ortak sesi olmaya devam etmektedir.

Exit mobile version